Sonbahar için yıllardır klasikleşmiş ruj renkleri vardır ve sonbahara o kadar güzel uyarlar ki kimse değiştirmek istemez. Nude, bej, sütlü kahverengi, koyu çikolata rengi, uçuk pembe bu çizginin önemli temsilcileridir. Bu sene de çok değişen bir şey yok, Mac dışında.
Mac, yine saydığım sonbahar tonlarını içeren renklerinin dışında, çok parlak ve canlı renkleri de koleksiyonuna koyarak bu sonbaharın trendini değiştirme bayrağını kendisinin taşıdığını deklare ediyor. Sonbaharda ilkbahar yaşamak gibisi mi vardır zaten?
Dior, saydığımız renklerin nerdeyse tümünü kapsayan klasik ama duruşu belli bir ruj koleksiyonuyla 2011 sonbaharında adının gerektirdiği kaliteyle dikkat çekme üzerine kurulu bir stratejiyle piyasaya giriyor.
Lancome, bu yılının tamamını kırmızı ve tonları olan rujlar üzerine kurduğu için, bu tonların en çok yakışacağı sonbahar için hayli iştahlı görünüyor. Lancome inanılmaz kırmızılar yapar, şaşmaz.
Estee Lauder, kremsiliği sadece görünüşünden bile belli olan ve pembe-kahverengi çizgisinde giden ruj renkleriyle sürekli olan müşterilerini hayal kırıklığına uğratmıyor. Sadece, görünüşü değişse de anneanne ruju gibi durmasa...
Burberry, ışıltılı uçuk pembe ve ışıltılı açık kahverengi olarak 2 tek-vuruş renkle işini sağlama almış duruyor.
Dolce&Gabbana da Burberry gibi, kahverengi-pembe arasında klasik ama markanın adını taşyabilecek ürünlerle 2011'in son çeyreğini karşılıyor.
Sonuç olarak, bu sonbahar, pembe ve kahverengi sonbaharı. İyi değerlendirin çünkü ikisi de birbirinin muhteşem tamamlayıcısıdır ve kolaylıkla trendy olunabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder