eyeliner sürmek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
eyeliner sürmek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Ekim 2012 Pazar

Ülke Kadını ve 2000ler Makyajıyla İlgili Sevdiklerim

İyi pazar akşamları;
Biliyorum, benden hep yanlışı düzeltme ve yanlış uygulamaları eleştirmekle geçen postlar gördünüz, ki yapmaya çalıştığımız da o ya da bu şekilde yanlışı anlatmak; düzeltmek bize düşmez. Velakin, bu sefer, bu ülke kadınının ve genel olarak 2000lerin sevdiğim makyaj trendlerinden bahsetmek istiyorum ki bu da "...gelinim sen anla" modu olacak, varacağımız yer aynıdır.
Ama tüm yanlışlarla ve kendi fikirlerimle ilgili asıl yazılarımı okumak isterseniz şunlar faydalı olacaktır:
Makyaj Katliamları-1
Makyaj Katliamları-2
Makyaj Katliamları-3
Makyaj Katliamları-4
Mavi Göz Makyajı Sorunu
Bronzer Sorunu

1) Keskin ve koyu eyeliner
Genelde hatalarla dolu makyajlara imza atan kadınlardan beklemeyeceğim bir performans olarak, Türkiye'de koyu, keskin, kalın, ve kuyruklu eyeliner uygulamaları görüyorum ki beni benden alıyor, iyi anlamda. Eyeliner; makyaj konusunda belli bir duruşu olan insanların sıkça tercih ettiği bir makyaj ürünü olduğu için, makyaj yaparken çekingen insanlarda pek de rastlamıyoruz, bu Türkiye ile sınırlı değil. Ama Türkiye'de, kendini "makyaj konusunda çekingen" kategorisine sokabileceğimiz kadınlar, istemdışı ve ya bilinçli bir şekilde, olması gerekene çok yakın bir düzeyde eyeliner sürüyor ve bu beni ihya ediyor. 2000lerdeki genç kadınların en sevdiğim trend-following metodu bence eyeliner'dan geçendir; trend olduğu için değil de imza makyajı bu şekilde olduğu için yıllardır kullanan kadınlara sadece saygılarımı sunmakla yetiniyorum zaten.

2) Yoğun allık
Hayır, öyle değil. O yanaklarını allığa sürmüş gibi duran allık görüntüsünden bahsetmiyorum. Bildiğiniz üzere, makyajda esas olan dengedir. Gözler yoğunsa kalan yerleri sakin tutarız, gözlerimiz hafifse allığa ya da ruja yoğunlaşabiliriz. Bu mantıkla, gözlerde sadece eyeliner ya da hafif dağıtılmış bir smokey eye kalemi duruşu varsa, ve dudak çok olayımız değilse, allığa dikkat çekebiliyoruz. İşte "tamamen" bilinçsiz olduğundan emin olduğum şekilde, bu ülkedeki kadınlar bunu iyi yapıyor. Sebebini de açıklamak gerekirse, göz makyajı konusunda hem yeterli bilgiye sahip olmamaları hem de çekingen olmaları sonucunda, yanaklara yöneliyorlar. Dudaklar fazla seksi durabilir, laf olabilir, söz olabilir, çekindikleri her şey başlarına gelebilir mantığıyla ruj yoğunluğu da elenmiş oluyor. Bağcıyı dövmeden üzümü yiyorum ve tebrik ediyorum, ne diyeyim.

3) Rimelsiz olmama durumu
Her şey gider ama rimel o makyaj çantasında mutlaka olur. Bu da ülke kadınının makyaj mottolarından iyi olanlarından biridir. Yoğun sürülmüş rimeli hiç eksik olmaz genelde kadınların, ki çoğu makyajda olması gerekendir. 2000lerin eyeliner'la tamamlayıcı trendi de zaten budur. Yine bu coğrafya kadınıyla gurur duyduğumuz anlardan birinde oluyoruz rimel noktasında.

4) Siyah göz kalemi tercihi
Tamam, renkli göz kalemiyle saçma makyajların kitabını yazan insanları tenzih ederek, genelde, Türkiye'deki eğilim siyah göz kalemi üzerinden gidiyor. Fazla mainstream olmasının yanı sıra, kolay ulaşılabilir olması da bunda etken tabi ki, ve teknik olarak uygulanışında tonlarca hata görüyor olmamıza rağmen yine de sonuca bakarsak takdir edebileceğimiz bir durum var ortada. 2000lerde sadece kalemde değil, genel olarak göz makyajında siyah ağırlık görüyoruz ama gündüz siyah makyaj yapan kadın sayısı bir elin parmağını geçmediği için (parmaklardan biri benim, kalan 4'le tanışmak isterim), bu şekilde genelleyemiyorum.

5) Oje rengindeki umarsızlık
İşte bu, diğer ülkelerdeki kadınların yapamadıkları ve Türkiye'deki kadınların yapabildiği bir şey. Yaz ojesi, kış ojesi ayrımına girmeden, kışın da capcanlı renkleri sürebilen, yazın ortasında Chanel çamur rengi ojeyi olaya dahil edebilen kadınlara burda rastlıyoruz ve gözlerimi yaşartıyor bu durum, gerçekten çok başarılılar bu konuda. Yaz/kış ayrımına giren varsa, Türkiye'deki diğer kadınları örnek almalarını içtenlikle tavsiye ederim çünkü oje renginin mevsimi olamaz, olmamalıdır.

5 madde yeter zira 6.sını bulamadım, zorladım ama olmadı. Son sözü söylemek gerekirse, makyaj konusunda  eskisi kadar kötü durumda olduğunu düşünmüyorum kadınların, sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada. Ama Türkiye için, biraz daha fazla çalışmak gerekiyor. Hem tavsiye eden kesim, hem de uygulayan kesim olarak...
xx